Ahzâb sûresi 52. ayeti hangi olaya binaen inmiştir? Peçe kullanılmadığına delil getiriyorlar bazıları. Peçe meselesinin aslı nedir?
Bahse konu olan âyet-i kerime şu şekildedir: "Artık bundan sonra sana kadınlar helâl olmaz; sahip olduğun câriyeler dışında kadınlarını, güzellikleri hoşuna gitse bile başka eşlerle değiştirmen de helâl olmaz. Allah her şeyi görüp gözetmektedir."1
Bu âyet-i kerimenin tefsirini bir nakille Elmalılı Hamdi Yazır Hazretleri şu şekilde aktarır: "İbn Atıyye tefsirinde der ki: “Bu lafız, bir adamın evlenmek istediği kadına nazar etmesi câiz olduğuna delildir.”2
Burası dikkate alınırsa bu âyet kadınların peçe takmaması ile ilgili değil bir adamın evlenmek istediği kadına nazar etmesi yani onun yüzünü görmesi ile alakalıdır.
Peçe takmak hakkında bazı rivayetler şöyledir:
"Hz. Peygamber (sav) döneminde kadınlar özellikle örtünmeyle ilgili âyet (en-Nûr 24/31) nâzil olduktan sonra peçe takmışlardır. Bazı rivayetler, sahâbe hanımları arasında yüzünü örtmeyi iffet ve hayâ gereği sayanların bulunduğunu göstermektedir. (Ebû Dâvûd, “Cihâd”, 8). Kāsım b. Sellâm, Muhammed b. Sîrîn’e dayandırılan nikābın sonradan ortaya çıktığına dair ifadeyi daha önce kadınların yüzlerinin açık olduğu şeklinde yorumlamayı yanlış bulmuştur (Ġarîbü’l-ḥadîs̱, IV, 463). Abdürrezzâk es-San‘ânî eserinde peçeli hanımların tavafı hakkında bir bölüm açmıştır (el-Muṣannef, V, 24, 25). Rivayete göre Hz. Âişe ihramlı değilken Kâbe’yi peçe ile tavaf etmiştir (a.g.e., V, 25)3
Buraya bakılınca peçe, sahabe döneminden beri kullanılan bir takva ve haya elbisesi kabul edilmiş ve müstehab olarak uygulanagelmiştir.
Tabi ki şunu da bilmek gerekir ki, malum tesettür âyeti ve Peygamber Efendimizin hadis-i şeriflerleri el ve yüzün açık olmasına müsade eder. Yani peçe takmak farz değildir. Lakin genç bayanların suretleri dikkat çektiğinden ve hayasız erkeklerin de onlara bakma ihtimallerini değerlendirecek olursak, kadınların onların nazarlarına maruz kalmamaları için peçe iyi bir muhafaza yöntemidir. Hususen nefisperest insanların çoğaldığı şu asrımızda kadınların yüzlerini örtmesi gayet derecede mühimdir ve ciddi takva meselesidir.
Bu hususta Risale-i Nur'dan faydalı olacağını düşündüğümüz bir yeri buraya eklemek istiyoruz:
"Takvâ, menhiyâttan(yasak olan şeylerden) ve günahlardan ictinâb etmek; ve amel-i sâlih, emir dâiresinde hareket ve hayrât kazanmaktır. Her zaman def‘-i şer, (kötülüğü savmak) celb-i nef‘a (faydalı olanı elde etmeye) râcih (tercih edilmek) olmakla beraber, bu tahrîbât ve sefâhet ve câzibedâr (nefsi kendine çeken) hevesât zamanında, bu takvâ olan def‘-i mefâsid ve terk-i kebâir (büyük günahları terk etmek) üssül’esâs (en önemli temel kural) olup büyük bir rüchâniyet kesb etmiş. Bu zamanda tahrîbât ve menfî cereyân (olumsuz hareketler) dehşetlendiği için, takvâ bu tahrîbâta karşı en büyük esâstır...Madem her dakikada, şimdiki tarz-ı hayat-ı ictimâiyede (toplum hayatında) yüz günah insana karşı geliyor. Elbette takvâ ile ve niyet-i ictinâb (günahlardan kaçınma niyeti) ile, yüz amel-i sâlih işlemiş hükmündedir."4
Yani tahribat, sefahet ve cazibedar hevesat zamanı olan şu asrımızda takva ile hareket etmek birçok şerrin önüne geçmeye vesile olduğundan çok ehemmiyet kesb edip, dini muhafaza etmek açısından öncelik sırasına girmiştir. Özellikle günahların normalleşip çoğaldığı kalabalık ortamlardan, günahlahlardan kendi korumak niyetiyle uzaklaşmak yüz salih amel işlemek gibi sevaplıdır.
https://risale.online/soru-cevap/carsaf-giyerken-yuzu-kapatmak
1. Ahzab, 52
2. Hak Dini Kuran Dili, Elmalılı Hamdi Yazır
3. TDV, İslam Ansiklopedisi
4. Kastamonu Lahikası, Shf-193