Peygamber kelimesi Farsça’dan dilimize geçmiş olup “haber getiren” anlamına gelmektedir. Bu kelimelerin Arapçadaki karşılığı “nebî” ve “resul” olarak kullanılmaktadır. Resul ve nebî kelimeleri çok yakın anlamlar ifade ediyor olsalar da kendilerine kitap ve şeriat verilen peygamberler ile verilmeyen peygamberleri ayırmak için farklı kullanımları vardır. Buna göre resul, Allah’ın kendisine vahyettiklerini tebliğe memur ettiği, kendisine yeni kitap ve yeni şeriat verdiği peygamberlerdir.
Nebî ise kendilerine kitap indirilmemiş olan ve daha önceki şeriati tebliğ eden peygamberlerdir. Bu tanımdan hareketle, her resul aynı zamanda bir nebîdir, fakat her nebî resul değildir, denir.1
Vahiy: Sözlükte “hızlı bir şekilde ve gizlice söylemek, işaret etmek, ilham etmek” anlamındaki vahiy (vahy) terim olarak “Allah’ın bir emri, bir hükmü veya bilgiyi peygamberine gizli olarak bildirmesi” demektir2
Şerafettin Gölcük, Kelam: Tarih, Ekoller, Problemler, Tekin Kitapevi, Konya 2016, s. 304
Yusuf Şevki Yavuz, TDV İslâm Ansiklopedisi, Diyanet Yayınları, İstanbul 2012, c.42, s.440

