Nazar değmesi ile hastalıkların arasında bir bağlantı ovar mıdır? Deri hastalıkları ve kanserin nazardan olabileceği dile getiriyorlar. Bu doğru olabilir mi? Nazar hakkında bilgi verir misiniz?
Nazarın mahiyeti ve nasıl olduğu kesin olarak bilinmemekle beraber, bazı kimselerin bakışlarıyla olumsuz etkiler meydana getirebildikleri dinen de kabul edilmektedir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de, “İnkâr edenler Kur’ân’ı dinlediklerinde, neredeyse seni gözleriyle yıkıp devireceklerdi.” (el-Kalem, 68/51-52) buyrulmaktadır.
Hz. Peygamber (s.a.s.), “Göz değmesi (nazar) haktır.” (Buhârî, Tıb, 36 [5740]; Müslim, Selâm, 41 [2187]) buyurmuş; yüzünde sarılık gördüğü biri için; “Bunun için dua edin, çünkü kendisinde nazar var.” (Buhârî, Tıb, 35 [5739]; Müslim, Selâm, 59 [2197]) demiştir.
Resûlullah’ın (s.a.s.) nazar değmesine karşı Muavvizeteyn (Felak ve Nâs) sûrelerini okuduğu; ashabına da bunları okumalarını tavsiye ettiği rivâyet edilmektedir (Tirmizî, Tıb, 16 [2058]; Nesâî, İsti‘âze, 37 [5494]).
Bunların yanında büyüye ve nazara karşı birden çok dua okunabilir. Hz. Peygamber (s.a.s.) torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i nazar ve benzeri olumsuzluklardan korumak için onlara şu duayı okurdu:
أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللَّهِ التَّامَّةِ، مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ وَهَامَّةٍ، وَمِنْ كُلِّ عَيْنٍ لاَمَّةٍ.
“Her türlü şeytan ve zehirli hayvanlardan ve bütün kem gözlerden Allah’ın eksiksiz kelimelerine sığınırım.” (Buhârî, Ehâdîsu’l-enbiyâ, 10 [3371]).
Yine Resûl-i Ekrem (s.a.s.), “Kim hoşuna giden bir şey görür de; ‘Mâşâallah lâ kuvvete illâ billâh’ (Allah’ın dilediği olur. Ondan başka kuvvet ve kudret sahibi yoktur) derse, ona hiçbir şey zarar vermez.” (Beyhakî, Şu‘abü’l-îmân, 4/212-213 [4060]) buyurmuştur. (DİYK)
Çeşitli hadis rivayetlerinde Mâşâallah ifadesinin kullanıldığı görülmektedir. Hz. Peygamber’in (s.a.s.), hoşa giden bir şeyin görülmesi halinde “Mâşâallah lâ kuvvete illâ billâh" (Allah’ın dilediği olur, bütün güç ve kudret O’na aittir) denilmesini (Beyhakī, Şuʿabü’l-îmân, IV, 90), ayrıca sabah kalkıldığında veya akşam yatmadan önce “mâşâallahu kân ve mâ lem yeşe’ lem yekün” (Allah’ın dilediği olur, dilemediği olmaz) şeklinde dua edilmesini tavsiye ettiği nakledilmektedir (Ebû Dâvûd, “Edeb”, 101). (Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi)
Bu bilgiler ışığında nazar ile hastalıklar arasında ciddi bir bağlantı olduğunu söyleyebiliriz. Hatta “Nazar, deveyi kazana, insanı mezara sokar” meşhur bir atasözü olarak işitmişiz. Nazar meselesinde şöyle bir değerlendirme daha var ki; nazar sadece hasedden olmaz belki gıptadan yani özenmekten de olabilir. Hatta karı-kocanın birbirlerine nazarı değdiği gibi anne- babanın evladına dahi nazarı değebilir. Bu münasebetle sevdiğimiz birisinde sevdiğimiz bir davranış gördüğümüz zaman o halin Allah'ın bir lütfu olduğunu ilan etmek gerektir. bunun için de ما شاء الله لا قوة إلا الله بالله demek gerekir.
Netice olarak bahsettiğiniz hastalıklar da dahil olmak üzere bir çok sıkıntının önemli bir sebebi nazar gibi manevi musıbetler olabilir. Bu sıkıntılardan muhafaza olmak için her vakit dergâh-ı ilâhiye dua ile müracaat etmek gerektir.