Soru

Namaz Kılarken Sureleri Sesli Okumak

Namaz kılarken Fatiha suresindeki çoğu kelimeyi sessiz çıkaramıyorum, sesimin bir miktar yükselmesi gerekiyor. Bu yüzden evde kılsam dahi yakınımda birileri olduğu zaman benim içim rahat olmadığı için namaz kılamıyorum. Bu nedenle namazlarımı camide kılmayı bırakın evde dahi kılamaz hale geldim. Bu durumu nasıl çözebilirim? Ne yapma gerekiyor?

Tarih: 2.02.2023 00:18:39
Okunma: 412

Cevap

"Namazda kıraatin cehrî (açıktan okuyuş) yapılmasının anlamı, başkalarının duyacağı ses tonuyla okumak demektir. Buna açıktan okumak veya yüksek sesle okumak denilmektedir. Kur'ân'ı açıktan okumanın anlamı belli olduğu için bu konuda görüş ayrılığı olmamıştır. Fakat hafî (gizli, sessiz) okuyuşun anlamı ve tanımlanması konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Fakihler ezberlenmiş olan Fâtiha sûresinin ve diğer sûrelerin namazda dili kıpırdatmaksızın ve ses çıkarmaksızın zihinden tekrarlanmasını okuma (kıraat) saymamışlardır; yani böyle yapmakla, namazın rüknü olan kıraatin yerine getirilmiş olmayacağını söylemişlerdir.

Hiç ses çıkarmamakla birlikte harfleri diliyle düzeltmenin okuma sayılıp sayılmayacağı ise tartışmalıdır. Dilin hareketinin okuma sayılmayacağını söyleyenlere göre kendi duyabileceği bir sesle, fısıldar gibi, harfleri yerlerinden çıkartmak ve niteliklerini uygulamak suretiyle kıraat etmek en doğrusudur. Kimi âlimler ise, ezberdeki bir sûreyi ses çıkarmadan fakat dili hareket ettirerek tekrarlamanın okuma sayılacağını söylemişlerdir. Bu konuda kesin bir ölçü getirmek zor olduğu için namaz kılan kişi, kendisi hangi durumda daha fazla huşû ve kalp huzuru duyuyorsa o şekilde davranmalı; başkalarıyla birlikte toplu olarak namaz kılınan yerlerde başkalarının huşû ve kalp huzurunu ihlâl edecek şekildeki okumalardan kaçınmalıdır.

Genellikle açıktan okumanın alt sınırı, bir başkasının işitebileceği derecede yüksek sesle okumak şeklinde, gizli okumanın üst sınırı ise en fazla kendi işiteceği şekilde okumaktır. Alçak sesle okumanın tarifi yapılırken, dayanılan gerekçelerden biri "Velâ techer bi salâtike velâ tuhâfit bihâ vebtaği beyne zâlike sebîlâ" (el-İsrâ 17/110) âyetidir. İçinde geçen "salât" kelimesine iki farklı anlam verildiği için bu âyet iki farklı şekilde anlaşılmaya müsaittir. Kimileri âyette geçen salât kelimesine kıraat (Kur'an okuma), kimileri de dua anlamı vermişlerdir. Her iki anlamı destekleyen rivayetler de bulunmaktadır. Âyete verilen birinci anlam "Kur'an okurken sesini yükseltme, tamamen de kısma; bu ikisi arasında bir yol tut" şeklindedir. Bu anlamı destekleyen rivayet İbn Abbas'tan gelmektedir. İbn Abbas'ın ifadesine göre, Hz. Peygamber yüksek sesle Kur'an okuyordu. Bunu duyan kâfirlerin, Kur'an'a, onu getirene, gönderene ve Kur'an'ın geldiği kişiye sövmeleri üzerine Hz. Peygamber hiç kimse duymayacak derecede sesini kıstı. Bunun üzerine yukarıdaki âyet indi (Buhârî, “Tefsîr”, 17, 14/V, 229). Âyete verilen ikinci anlam "Dua ederken sesini yükseltme, tamamen de kısma. Bu ikisi arasında bir yol tut" şeklindedir."   (Diyanet ilmihali, cilt 1, sayfa 241-244) 

Bu açıklamalar eşliğinde; siz kendi duyacağınız şekilde okumalarınızı yapınız. Dudakların kımıldatılması ile kendiniz duyacağınız kadar okumanız, üzerinize düşen vazifeyi yaptığınızı gösterir. Bu şekilde sizin okuyuşunuz olmuştur. Harfler tam çıkmıyor meselesi sizin için bir vesveseye dönüşmesin. Yoksa bu vesvesenizin artması (Allah muhafaza eylesin) sizi namazdan uzaklaştırmaya kadar götürebilir.

 


Etiketler

Alâkalı Sorular

Yorum Yap

Yorumlar