İlgili yer Risale-i Nur'da şöyle geçmektedir:
Bir çeyrek asırdır, bu suâllerin cevablarını bulamıyordum. Bana zulüm ve işkence yaptıklarının hakîkî sebebini şimdi anladım. Ben kemâl-i teessürle söylüyorum ki, benim suçum, hizmet-i Kur’âniyemi maddî ve ma‘nevî terakkiyâtıma, kemâlâtıma âlet yapmakmış. 1
Bediüzzaman Hazretleri, Emirdağ Lahikası'nda geçen mektubun devamında meseleyi izah ederek üç madde sıralamaktadır.
1-Manevi kemalat elde etmek için vesile yapma
2-Cehennemden kurtulmaya vesile yapma
3-Cenneti kazanmaya vesile yapma
Aynı meseleyi 1O. Lem'a şefkat tokatlarında da şöyle izah etmektedir:
Şeyh Saîd hâdisesi zamanında vesveseli hükûmet, hiç bir cihette bana ilişmedi ve ilişemedi. Vaktâ ki, "Neme lâzım" dedim, kendi nefsimi düşündüm. Ahiretimi kurtarmak için Erek Dağı’nda mağara gibi harâbe bir yere çekildim. o vakit, sebebsiz beni aldılar, nefyettiler . Burdur’a getirildim.2
İşte Bediüzzaman Hazretlerinin kastettiği manevi terakkiyat ahirete ait kendi şahsı ile alakalı kemalatlarıdır.
Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası, Hayrat Neşriyat, Isparta 2025, c.4, s. 293
Bediüzzaman Said Nursi, Lem’alar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2016, s.43

