Kur’ân-ı Kerîm

24.10.2025

8

Kur'an Okurken Nefes Yetmemesi

Kur'an okurken durak olmayan bir yerde ayetin ortasında nefesimiz kesilirse geriden almak zorunlu mudur?

* *

*** ***

24.10.2025 tarihinde sordu.

Cevap

Sözlükte vakf “durmak, kelimeyi kendinden sonraki kelimeden ayırmak, kelimeyi harekeden kesmek” anlamlarında masdardır. [1] Terim olarak “okumaya yeniden başlamak niyetiyle kısa bir süre nefes alacak kadar sesi kesmek” anlamına gelir. Bu şekilde kıraatin durdurulmasına vakıf denildiği gibi, durulması gereken yerler için de aynı terim kullanılır. Bir ilim dalı olarak vakf ve ibtidâ; “Kur’an tilaveti esnasında anlam ve lafız bakımından uygun yerlerde durmayı ve ardından yeniden başlamayı sağlayan esasları öğreten bilgi alanı” şeklinde tanımlanabilir.[2]

Vakf-ı hasen; sözün anlamca tamamlandığı fakat sonrasıyla lafız yönünden bir ilgisinin bulunduğu yerlerde yapılan duruştur. Eğer bu durak âyetin sonunda gerçekleşmişse, okumaya sonraki âyetin başından devam edilir. Ancak âyetin ortasında yapılmışsa, anlam bütünlüğünü korumak amacıyla ya aynı kelimeden ya da biraz daha geriden başlanarak kıraate devam edilir

Vakf-ı kabîh ise, sözün hem lafız hem de anlam bakımından tamamlanmadan, kendisinden sonraki kısımla kuvvetli bir bağlantısı olduğu halde yapılan duraklamadır. Bu durumda da, anlam bütünlüğünü gözeterek o kelimeden ya da biraz öncesinden başlayarak okumaya devam etmek gerekir. [3]

Âyet sonlarına ve durak işaretlerine (secâvend) dikkat ederek okuyan bir kimse genellikle doğru vakf ve ibtidâ yapmış olur. Kur’an tilâvetinde vakf ve ibtidâ kurallarına uyulması istenmekle birlikte bu konuda yapılabilecek hatalar hoşgörü ile karşılanmıştır.

Çoğunluğa göre kasıt dışında meydana gelen vakf ve ibtidâ hataları sebebiyle namaz fâsid olmaz.[4]


[1] Lisânü’l-ʿArab, “vḳf” md.; Kāmus Tercümesi, III, 762

[2] Abdurrahman Çetin, Tdv İslâm Ansiklopedisi, Diyanet Yayınları, İstanbul 2012, c.42, s. 461-463

[3] Muhammed el-Cezerî, en-Neşr fi’l-ḳırâʾâti’l-ʿaşr (nşr. Ali M. ed-Dabbâ‘), Dârü’l-kütübi’l-ilmiyye, Kahire, ts. c.1, s. 226-229

[4] Ali el-Kārî, el-Mineḥu’l-fikriyye (bi) şerḥi’l-Muḳaddimeti’l-Cezeriyye, Kahire 1948, s. 62-63.


Paylaş

Facebook'ta paylaş

Whatsapp'da paylaş

Yorumlar (0)

Yorumunuz

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız