Soru

Harf İnkılabının Kader Noktasından Hikmetleri Nelerdir?

Harf inkılabının kader cihetince nasıl bir hikmeti vardır? Cenabı-ı Hak böyle dehşetli bir hadiseye nasıl müsade etmiştir?

Tarih: 9.01.2025 09:52:00

Cevap

Zahiren çirkin gözüken olayların,  aklın durup, dilin sustuğu, gözün göremeyip acze düştüğü hadiselerin hakiki bir güzellik yönü vardır. Çok boyutlu sınırsız hikmetlerle bezenmiş hadiseleri net ve yanlışsız değerlendirebilmek her şeyi her şeyiyle bilmekle mümkündür. Bu da takat-i beşerin (insanın iradesinin ve gücünün) çok çok üstündedir. Ancak geçmişte cereyan eden olayların neticelerine bakıp bir hikmet dersi çıkarmak mümkündür. Geçmişte ciğerleri yakan, gönülleri yaralayan, sineleri dağlayan bir kısım hadiselere ( اَحْسَنَ كُلَّ شَيْئٍ خَلَقَهُ ) "O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yaptı."[1]Ayet-i kerimesi sırrınca ve neticeleri itibariyle baktığımızda çok hikmetleri içinde sakladığını görmekteyiz.

Dünyada insanın hoşuna gitmeyen şeyler hoşuna giden şeylerden daha çoktur. Zira dünya dar-ı imtihan (Rabbimizin bizi imtihan ettiği bir mekan)dır. Cennet misafirlerini beklediği gibi cehennem de sakinlerini beklemektedir. Tarihe baktığımızda çok dehşetli ve kanlı hadiselerin vücuda geldiğini görürüz. Yukarda ifade ettiğimiz prensip çerçevesinde bir okuma yaparsak şöyle bir tablo karşımıza çıkacaktır. Mesela Kerbela, Sıffın ve Cemal vakası gibi dehşetli olayların zahiren fena ve çirkin olmasına rağmen hayırlı neticeler verdiği herkesçe malumdur. Sahabi efendilerimiz vefat eden Müslümanların çokluğundan endişe duyarak “İslâm yok oluyor” diye bir korkuya kapılmışlar ve dünyanın dört bir tarafına yayılarak İslâm’ın hızlı bir şekilde ve daha geniş coğrafyalara yayılmasına hizmet etmişlerdir. Zahiren fena ve çirkin olan o savaşlar büyük külli ve manevi hizmetlere vesile olmuştur. Evet o savaşlar fenadır, elimdir, dehşetlidir fakat neticeleri güzeldir, iyidir ve hayırlıdır.

Harf inkılabı ve emsali dini musibetler de kader-i ilahi cihetiyle ve neticeleri itibarıyla değerlendirildiğinde güzel meyveler verdiği görülecektir. Her hâlükârda şunu teslim etmeliyiz ki tarihi seyir içinde çok dehşetli olaylar bile harf inkılabı kadar elim ve tahripkâr olmamıştır. Fakat yine de bu dehşetli olayda muhakkak bir hikmet ve meyve ciheti vardır. Çünkü bu, Allah’ın kâinata koyduğu bir kanundur. Böyle büyük ve mühim bir meseleyi her cihetle değerlendirmek zordur. Ancak numune olması açısından birkaç hikmeti şöyle sıralayabiliriz.

Rasul-u Ekrem Efendimiz bir Hadis-i şerifte Bid‘aların ve dalâletlerin istîlâsı zamanında, sünnet-i seniyeye ve hakîkat-i Kur’âniyeye temessük edip hizmet eden, yüz şehîd sevabını kazanabilir.” [2]Buyuruyor.  Harf inkılabı, dine gelen büyük bir musibettir, Kur’ân harflerinin yasaklanması hatta ortadan kaldırılmasıdır. Fakat diğer taraftan da ehl-i iman için hadis-i şerifte geçen kutsi ve nurani bir hazinenin kapısını da aralamıştır.  Harf inkılabıyla Rasul-u Ekrem efendimizin (s.a.v) büyük bir sünneti olan Kur’ân harflerine set çekilmiş fakat o nurani harflere yapışanlar için yüz şehidin sevabını kazandıran manevi bir yol açılmıştır.

Harf inkılabının yaptığı tahribat ve yıkım büyüktür. Fakat tahribat nispetinde meyveleri de büyük olmuştur.  Bu zahiri musibet, hayatını Kur’ân harflerini ve hakikatlerini korumaya adayan büyük İslâm kahramanları doğurmuştur.  Başta Risale-i Nur’un müellifi Üstad Bediüzzaman Hazretleri, Ahmed Husrev Altınbaşak Efendi, Hafız Ali Ağabey ve Büyük Ruhlu Küçük Ali Ağabey gibi bütün hayatını Kur’ân harflerinin ve hakikatlerinin ihyasına ve muhafazasına adayan binlerle İslâm kahramanları vücuda gelmiştir. Kağıt ve mürekkepten mahrum edilse de kanlarıyla ve canlarıyla bu harfleri yaşatmaya azmeden mücahitler meydana çıkmıştır. Allah-u Teâlâ böyle zatların çalışması ve gayretleriyle Kur’ân harflerini unutturmamıştır. Milyonlara ulaşan Osmanlı Türkçesi sevdalıları bu gayretlerin bir meyvesidir.

Kış ne kadar sert geçerse geçsin bahar rahmet çiçeklerine gebedir. Her şey Allah'ın hikmet matbaasının zarif kalemiyle ince ince dokunuyor.  İnsan, aklıyla âlemin sırlarını kuşatamaz. Harf inkılabı Kur’ân harflerinin ortadan kaldırılmasıdır. Yani Kur’ân harflerinin yokluğudur. Bir şeyin kıymeti yokluğunda anlaşılır. Kur’an harflerinin yasaklanması samimi ehl-i imanın nazarında Kur’ân harflerini daha da yüceltmiştir. Zor yıllar her zaman samimi ve ihlaslı Müslümanlar doğurur.

Bu mesele geniştir ve hikmetleri sonsuzdur. Herkes kendi tefekkür dünyasına göre pek çok hikmetler yakalayabilir. En doğrusunu ise Yüce Rabbimiz bilir. Bize düşen; elden geldiğince Kur'ân yazısını ve hakikatlerini muhafaza, müdafaa ve neşretmektir. 


[1] Secde, 7

[2] Et-Tergıb vet-Terhib, c.1, s.80


Yorum Yap

Yorumlar