"Çünki Allah, bir kimseyi eceli geldiği zaman aslâ ertelemez. Ve Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdar olandır." Hafız Ali abinin üstadın yerine vefaat ettiğini biliyoruz. Yukarda geçen ayete göre bunu açıklar mısınız?
Levh-i mahfuzdaki ecel-i mübrem denilen ecel değişmez. Yoksa levh-i mahv ve isbat denilen yazar bozar tahtası manasındaki ecel değişir. Çünkü bu şartlara bağlıdır. Neticede Hafız Ali abinin üstadımızın yerine ölmesini Cenabı Hak bize göre önceden bilmiş ve bu şekilde olacağını levh-i mahfuza yazmış. Bu şekilde de olmuş. Fakat ecel-i muallak denilen şarta bağlı eceli bilemiyoruz. Onu yine Allah bilir.
Yani şartlara bağlı olan levhada Hafız Alinin üstadına hayatını feda ederse şu zamanda vefat edecek olan şart gerçekleşmiştir. Üstadımız için de talebelerinden biri kendini feda ederse şu kadar daha yaşayacak olan şart gerçekleşmiştir. Fakat sonuçta, vukua gelen ne ise levh-i mahfuzde geçen kaderi bu imiş. Bundan dolayı ecel yine bir olup, değişmemiş olur.