Birinci hadis: "Ali b. Hucr bize anlattı, Şerik bize Mikdam b. Şurayh’tan, o da babasından, o da Aişe’den (r.anha) naklettiğine göre Hazreti Aişe (r.anha) şöyle demiştir:
'Kim size Peygamber’in (sallallahu aleyhi ve sellem) ayakta bevlettiğini (idrarını yaptığını) anlatırsa ona inanmayın. O, ancak oturarak bevlederdi.'"
İkinci hadis: "Hennâd bize anlattı, Vekî’ bize el-A’meş’ten, o Ebû Vâil’den, o da Huzeyfe’den (r.a) naklettiğine göre: 'Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) bir kavmin çöplüğüne geldi ve orada ayakta bevletti (idrarını yaptı). Ben kendisine abdest suyu getirdim. (Uzaklaşmak için) geri çekilmeye başladım, ancak o beni çağırdı; ta ki topuklarının yanına kadar geldim. Sonra abdest aldı ve mestleri üzerine meshetti.'"
Bu iki hadis arasında ilk bakışta bir çelişki varmış gibi görünse de, İslam âlimleri ve hadis otoriteleri bu metinleri birbirini nakzeden (iptal eden) değil, birbirini tamamlayan bilgiler olarak değerlendirmişlerdir.
Bu iki rivayetin beraber nasıl anlaşılması gerektiğini şu başlıklarla özetleyebiliriz:
1. "Genel Durum" ile "İstisnai Durum" Farkı
Hz. Aişe’nin Rivayeti: Hz. Aişe (r.anha), Peygamber Efendimiz’in ev içindeki hallerine ve genel alışkanlığına şahittir. Peygamberimiz, edep ve temizlik gereği ömrü boyunca genellikle oturarak ihtiyaç gidermiştir. Hz. Aişe kendi gördüğü bu sürekli durumu aktarmıştır.
Hz. Huzeyfe’nin Rivayeti: Bu rivayet ise bir "yolculuk" veya "dışarıdaki" özel bir anı anlatır. Peygamber Efendimiz (sav) ) o anki şartlar gereği (mekanın kirli olması veya başka bir sebeple) farklı davranmıştır.
2. Ayakta Bevletmenin Sebepleri (Neden Öyle Davrandı?)
Âlimler, Hz. Huzeyfe'nin naklettiği "ayakta yapma" olayının şu sebeplerden biriyle gerçekleşmiş olabileceğini belirtirler:
Mekanın Durumu: Hadiste geçen "subate" (çöplük/atık alanı), oturmaya müsait olmayan, pisliğin sıçrama ihtimali olan veya engebeli bir yer olabilir. Ayakta durmak, üstünün kirlenmemesi için o an daha uygun görülmüş olabilir.
Sağlık Sebebi: Bazı rivayetlerde Peygamber Efendimiz'in (sav)) o sırada dizinde veya belinde bir rahatsızlık (ağrı) olduğu, bu yüzden oturmakta zorlandığı ifade edilir.
Cevazı Göstermek: En önemli sebeplerden biri de ihtiyaç durumunda "câiz olduğunu göstermek"tir. Eğer Peygamberimiz hiç ayakta yapmasaydı, bu durum "haram" sanılabilirdi. Bir kez yaparak, ihtiyaç halinde bunun günah olmadığını ümmetine göstermiştir.
3. Fıkhî Kâide: "Nefy" ve "İsbat"
İslam hukukunda bir kural vardır: "Bir şeyi bilen, bilmeyene karşı delildir."
Hz. Aişe "Ben görmedim, yapmazdı" diyerek bildiğini söylemiştir (nefy/olumsuzlama). Hz. Huzeyfe ise "Ben gördüm, yaptı" diyerek bir olayı ispat etmiştir (isbat). Bir kişinin görmediği bir şeyi, bir başkasının gördüğünü beyan etmesi çelişki değil, ek bilgidir.
4. Mezheplerin Görüşü ve Sonuç
Bu iki hadisi birlikte değerlendiren fıkıh âlimleri şu sonuca varmışlardır:
Aslolan ve Sünnet Olan: Oturarak ihtiyaç gidermektir (Hz. Aişe hadisi gereği). Bu hem sağlık hem de edep açısından daha uygundur.
Ruhsat (İzin): Eğer zemin müsait değilse, kıyafetin kirlenme riski varsa veya bir hastalık söz konusuysa ayakta da yapılabilir (Hz. Huzeyfe hadisi gereği). Bu durumda bir günah veya kerahet yoktur.
Özetle: İki hadis de doğrudur. Biri Peygamberimizin (sav) dâimi sünnetini, diğeri ise ihtiyaç anında kullanılabilecek istisnâî bir izni (ruhsatı) bizlere öğretmektedir.

