Günah işlemek ne gibi zararlara yol açıyor? Hayatımızda nelere engel oluyor? Kıymetli izah ve açıklamalarınızın ardından kısa kısa maddelerseniz çok sevinirm.
Günahların maddi manevi zararları had ve hesaba gelmeyecek kadar çoktur. Ancak biz sadece bir kısmını kısaca yazalım;
1) En önemlisi günahların imâna bakan yönüdür. Çünkü günahlar bir zaman sonra insanın kalbini karartır. Bazı iman esaslarını red etmesine vesile olur. Hz. Peygamber (s.a.v) bu konuda şöyle buyurmuştur: “Mümin kul günah işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Eğer pişman olarak bağışlanmasını dilerse nokta silinip kalbi cilâlanır. Günah işlemeye devam ederse siyahlık kalbini sarar. Cenâb-ı Hakk’ın, ‘Onların işlemekte oldukları kötülükler kalplerini kirletmiştir’ şeklindeki beyanında yer alan kir ve pas bundan ibarettir”.[1] Görüldüğü gibi günah kalbe işleyerek onu siyahlaştırır ve katılaştırır. Bu süreç devam ettikçe, iman nurunu tamamen söküp atabilir. Her günah, insanı küfre sürükleyebilecek bir yol açar. Eğer hemen tövbe edilmezse, günah adetâ küçük bir manevi yılan gibi insanı sokar ve zarar verir.
Mesela, utanılacak bir günahı gizlice işleyen biri, başkalarının bunu öğrenmesinden çok korkar. Bu yüzden, meleklerin ve ruhani varlıkların varlığı ona ağır gelir. Onları inkâr etmeye meyilli hale gelir. Yine günah işleyen kişi, cehennemin varlığını hatırlatan tehditleri duydukça tövbe ile kendini korumazsa, içten içe cehennemin yok olmasını ister. Bu istek, küçük bir şüphe veya işaretle cehennemi inkâr etme cesareti verebilir. Bu yüzden, günahlar imanımıza mâl olabilir.
2) Günahlar insanı Rabbinden uzaklaştırır.
3) Günahlar fıtrata ve hilkate zıttır.
4) Günahlar ahlakımızı bozar.
5) Günahlar ruh sağlığımızı olumsuz etkiler. Psikolojimizi bozar.
6) Günahlar, kazançta, işte ve aile hayatında bereketsizliğe yol açar, insanı bereketten mahrum bırakır.
7) Günahların içinde lezzetten daha fazla elemler vardır.
8) Ayrıca günahlardaki o pis lezzetler son bulduğu için zeval-i lezzet (lezzetin son bulması) elemi de çektirir. Ama ahiretteki lezzetler ebedi olduğu için elemsizdir. Ayrıca geçmişten gelen elemler ve gelecek için endişeler de günahları elemli hale getirir. Hayvan gibi hazır lezzete dalamaz insan.
9) Bir insan geçmişine baktığında, işlediği günahlardan dolayı vicdan azabı çeker. Günah işleyen kişi, zamanla iç huzurunu kaybeder. İlk başta küçük görünen bir günah, zamanla daha büyük pişmanlıklara, vicdanî ızdıraplara sebep olur.
10) Günahlar, kişinin kalbine ve ruhuna zarar verdiği gibi, toplum düzenini de bozar. Mesela, toplum hayatını en çok zedeleyen günahların başında gıybet ve yalan gelir. Bu aileleri yıkar, işleri batırır, sıla-i rahimi keser, asayişi bozar, güvensizliğin ve toplumsal bozulmalara sebebiyet verir.
11) Toplum hayatındaki irtibat sebebiyle, bir kişinin işlediği günah bir kalmaz, sirayet edip binlere çıkabilir. Milyonlarca Müslümanın hakkına girmeye sebep olur.[2]
12) Günahlar insan ilişkilerini bozar. Yalan, gıybet, kıskançlık gibi günahlar dostlukları ve aile bağlarını zayıflatır. İslam ahlakına uygun olmayan davranışlar, toplum içinde güven kaybına neden olur.
13) Müminlerin günahları ahirete kalmaması için, günahların cezaları deprem, sel, kuraklık gibi musibetlerle bu dünyada verilir. Bu da insana korku verir. Bir günah işlerken “acaba başıma musibet gelir mi” korkusu insanı kemirir.
14) Cehennem veya kabir azabını düşünmenin verdiği elem dünyada insanı yorar, korkutur.
15) Toplum hayatında istenilmeyen bir kişiliğe sahip olmaya, beğenilmeyen kötü huylara sahip olmaya sebebiyet verebilir.
16) Ahiretini kaybedeceğini bildiği için vicdanen elem içinde kalır.
17) Manen ve maddeten terakkiye engel olur.
18) Günahlar aile hayatını sarsar.
Bu maddeleri çoğaltmak mümkündür. Özellikle büyük günahlar, insanın hem dünyasını hem de ahiret hayatını mahfeden birer unsurdur. İnsanı dünya ve ahiret saadetinden mahrum bıraktığı gibi maddi ve manevi elem ve ızdırapların da sebebi olmaktadır.
[1] Müsned, II, 297; Tirmizî, “Tefsîr”, 83/1
[2] Said Nursi, Mektubat, Hayrat Neşriyat, Isparta 2015, s. 457.