Soru

"Hazret-i Eyûb Aleyhisselâm’ın meşhur kıssasının hulâsası şudur ki: Pek çok yaralar ve bereler içinde epey müddet kaldığı halde, o hastalığın azîm mükâfâtını düşünerek kemâl-i sabır ile tahammül etmiş, kalmış. Sonra yaralarından tevellüd eden kurtlar, kalbine ve diline iliştikleri zaman, zikir ve ma‘rifet-i İlâhiyenin mahalleri olan kalb ve lisânıyla yaptığı ubûdiyete halel gelir düşüncesiyle kendi istirahati için değil, belki ubûdiyet-i İlâhiye için demiş: “Yâ Rab! Zarar bana dokundu. Lisânen zikrime ve kalben ubûdiyetime halel veriyor” diye münâcât etmiş."

Risale-i Nur'da 2. Lema'da (s. 4) geçen Hz. Eyyüb (as)'ın kıssası ile alaklı farklı görüşler görmekteyiz. Gerçekten Hz. Eyyüb (as) hasta olduğunda vücudunda kurtlar oluşmuş mudur? Bu durum, hangi muteber kaynaklarda geçmektedir? 

Tarih: 6.03.2025 19:55:39

Cevap

Bu konuda İmam Kurtubî'nin aktardığı rivayet şöyledir;

"Rivayet edildiğine göre Eyyûb (as) oldukça büyük serveti bulunan Rumlar­dan bir adam idi. Oldukça iyi, takva sahibi, yoksullara merhametli idi. Ye­timleri ve dulları görüp gözetiyor, ihtiyaçlarını karşılıyor, misafire ikramlar­da bulunuyor, yolda kalmışı gideceği yere kadar ulaştırıyor, yüce Allah'ın ni­metlerine şükrediyordu. Kavmi ile birlikte zorba olan büyüklerinin huzuru­na girdiler ve bir hususta onunla konuştular. Eyyûb kendisine ait olan bir ekin dolayısıyla onunla yumuşak konuşmaya başladı. Yüce Allah da kendisini, malını ve ailesini kaybetmekle bedeninde de hastalıkla imtihan etti. Öyle ki eti parça parça döküldü, bedeni kurtlandı. Sonunda onun hemşehrileri kendi­sini kasabanın dışına çıkardılar. Hanımı kendisine hizmet ederdi." [1]

Fahreddin Râzî ise tefsirinde şunları kaydetmiştir;

 "Doğrusu, bana dert gelip çattı. Sen merhamet edenlerin en merhametlisisin" dedi. Bunun üzerine Cenâb-ı Hak, "Başını kaldır, duanı kabul ettim." "Ayağınla vur. İşte hem yıkanacak, hem içecek soğuk bir su" buyurdu. Bunun üzerine o da ayağıyla vurdu, derken yerden bir su fışkırmaya başladı ve onunla yıkandı. Müteakiben bedeninin dışında ne kadar kurt varsa hepsi düştü. Daha sonra ayağıyla yeniden vurdu, yine bir başka su fışkırdı; ondan da içti, İçinde hastalık namına ne varsa hepsi çıktı ve sapasağlam ayağa kalktı, gençliği ve güzelliği kendisine yeniden geldi... Sonra, elbise giyindi, ayağa kalkınca, sağa sola dönüp bakmaya başladı; birden, daha önceki çoluk-çocuğunu, malını mülkünü Cenâb-ı Hakk'ın katkat artırarak geri vermiş olduğunu ve olabilecek en güzel halin olduğunu gördü..." [2]

Ayrıca İmam Maverdi[3], İbn Atiyye[4], İbn Kesir[5] ve daha birçok tefsir ve İslâm tarihi kayıtlarında Hz. Eyyûb’un hastalığıyla ilgili bu habere yer verilmiştir.


[1] İmam Kurtubi, el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an, Buruc Yayınları, c. 11, s. 543-544.

[2] Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları, c. 16, s. 204

[3] Maverdi, Ebu’l-Hasan Ali b. Muhammed b. Muhammed b. Habib, Tefsiru’l-Maverdi (tah. El-Seyyid b. Abdulmaksud b. Abdurrahim), Daru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut t.y, c, 3, s. 461.

[4] İbn Atiyye, Ebu Muhammed Abdulhak b. Galib b. Abdurrahman b. Temmam,. el-Muharreru’l-Veciz fi Tefsiri’l-Kitabi’l-Aziz, Daru’l-Kütübü’l-İlmiyye, Beyrut,  c, 4, s. 95.

[5] İbn Kesir, İmaduddin Ebu’l-Fida’ İsmail, Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim, Daru’l-Kütüb. Mısır ty. c, 1, s. 221-222


Yorum Yap

Yorumlar