Hadiste hasta yerine, mazlum ifadesi geçer. Hadisin aslı şöyledir:
“Üç dua şüphesiz makbuldür. Mazlumun (zalim hakkında) yaptığı dua, misafirin yaptığı dua ve babanın evladı için yaptığı dua.” (Tirmizî, Bir,7)
Allah'ın dualara cevap vermesi ve kabul etmesi muhakkak istenen şeyi aynen vereceği anlamına gelmez. Allah, Hakim'dir onun hikmetine uyarsa aynen verir. Uymazsa, ya daha münasibini verir. Ya da dünyada vermez, ahirette daha hayırlı bir surette karşısına çıkarır.
Hadisteki ifade, duanın aslı ibadet olduğu için, Allahu Teala bir ibadet olarak o duayı kabul eder müjdesini vermektedir. Bu kabulün dünyada neticesi görünmese de, dua kabul olmadı denilmez. Belki ahireti için kabul edildi diye düşünmek gerekir.