12. mektubun üçüncü sualini izah eder misiniz?
Mülk Allah’ındır. Mülk sahibi dilediği gibi mülkünde tasarruf edebilir. Mesela: Elbise ve elbisedeki sanatı göstermek için ücretli bir modelisti oturtup, kaldırmak, üzerindeki elbiseyi kısaltmak, elbiseyi şekilden şekle sokmasına karşılık, model: “Beni güzelleştiren elbiseyi niçin kısaltıyorsun, neden oturtup kaldırmakla bana zahmet veriyorsun” gibi sözlere hakkı yoktur. Aynen bunun gibi göz, kulak, el, kalb gibi duygularla süslenmiş, donatılmış özelliklerle Allah bizleri yaratmıştır. İsimlerinin, sıfatlarının Nakışlarını göstermek için bazen hasta eder, aç bırakır, zengin eder, fakirleştirir. Bu gibi haller içinde yuvarlar. Hayattaki kabiliyetleri bunlarla geliştirerek hayatı kuvetlendirir. Buna karşı “Niçin bana musibet veriyorsun” denecek olursa misalde olduğu gibi çok hikmetler bizi susuturacaktır.
Faaliyetsizlik, hareketsizlik, tek düzelik zarar getirir. Çünkü ünsanların yetenekleri çekirdeğe benzer. Bunların büyüyüp gelişmesi hareket etmeye, mücadele etmeye, gelişmekle mümkün olacaktır. Bunlar da ancak olumsuz şeylerle mümkündür. Bundan dolayı hayat hareketle mükemmelleşir. Ahiretteki ücretini almayı hak eder.
Asıl olan mülkün Allah’a aid olduğu, insanların bu kadar güzel yaratılması ve kendilerine verilen nimetlerle ücretlerinin verilmiş olması, musibetlerin, hastalıkların farklı İlahi isimlerin nakışlarını göstermek olduğu, olumsuz şeylerin hayata hizmet ettiğini, hayata kuvvet verdiğini, hayatı beslediğini, hayattaki kabilyetleri ortaya çıkarmak için bir idman, bir şırınga olduğunun bilinmesidir.