Risale-i Nur / Üstad Bediüzzaman kategorisindeki sorular

Üstad, 14. Sözün Zeyli zelzele bahsinin baş kısımında “Manevi ve ehemmiyetli bir canipten şimdiki şimdiki zelzele münasebetiyle altı yedi cüzi suale karşı…” diye ifade ettiği yerdeki "manevi ve ehemmiyetli bir canip" dediği kısmı açıklar mısınız? Üstad bu ihtarı nereden almış olabilir.
Üstad Bediüzzaman imzasını bazen arapça sin ve ayn harfi ile yazmasının sebebi nedir?
Ayetül kübra ismi doğru bir isim midir? Üstad neden ayetül kübra demiş?
"şu bin üçyüz elli bir tarih-i acibesine ve Saidin bir cihette müntehayı mücahedesine işaret ediyor?" derken Üstad hangi mücadelenin sonundan bahsetmiş olabilir?
Bedîüzzaman Hazretleri İşarat’ül İ’câz adlı eserini, Birinci Dünya Savaşı devam ederken, cephede, hem de avcı hattında ve düşmanın top gülleleri arasında fırsat buldukça yanındaki bir talebesine yazdırmıştır. Benzeri görülmeyen böyle bir işe ve böyle şartlar altında niçin teşebbüs etmiştir?
Üstad Bediüzzaman hacca gitmiş mi ve kurban kesmiş midir?
Üstadımızın Risale-i Nur'a parantez içi mana yazılmasına karşı çıktığı ve lugat eklenmesine izin vermediği söyleniyor. Bunun aslı var mı izah edebilir misiniz?
"Sultan merhum Abdülhamid Hanın sabık içtimaî kusuratı" diyor üstad. Abdülhamid Han Hazretleri sabık (önceki) içtimaî kusuratları nelerdi. Birde üstadın meşrutiyet tasavvuru nedir. Genel olarak meşrutiyet derken neyi kastediyor üstadımız?
"Bir zaman Emirdağ’ında ikāmete me’mur edildim. Tek başıma bir menzilde, âdetâ bir haps-i münferid içinde bana çok ağır gelen bu tarassudlar ve tahakkümlerle bana işkence vermelerinden, hayattan usandım. Hapisten çıktığıma teessüf ettim. Ruh u cânımla Denizli hapsini arzuladım ve kabre girmeyi istedim. “Hapis ve kabir, bu tarz-ı hayata müreccahtır” diyerek, ya hapse veya kabre girmeye karar verirk
Hürriyetler verildiğinde büyük imparatorlukların yıkılışının hızlandığı gözükmektedir. Bediüzzamanın hem hürriyetleri genişletmek, hem de devleti devem ettirmek için görüşü nedir?