Arama sonuçları: 288 sonuç bulundu.

17. Lema'nın 10. Notası'nı açıklar mısınız?
"Havârik-ı medeniyet dedikleri şeyler ve keşfiyâtlarına medâr-ı iftihâr zannettikleri emirler, ma‘nevî bir duâ neticesidir." bu cümleden ne anlamalıyız?
Eski imamların yazmış oldukları havas kitaplarında bulunan dualarla ilgili yazılan vefkler ya da okunan dualar tesirsiz kalıyor? Acaba bunun sebebi nedir?
Fakat nefislerinin şeytânî olan hevâsı-Kur’ân’ın sadâsını kulaklarına işittirecek havayı karıştırdığı için- Kur’ân’ın kendilerini irşâd etmesine mâni‘ olmuştur.  Bazı sitelerde  "şeytanî olan hevâsı -Kur’ân’ın sadasını kulaklarına işittirecek hevâyı karıştırdığı için- Kur’ân’ın kendilerini irşad etmesine mani olmuştur." Şeklindedir, acaba hangisidir?
15. söz 2. basamakta geçen, "elbette cesed-i misali giymiş ve ervah gibi hafif ve latif bir kısım sekene-i arz ve hava semaya gidebilirler." Burada bahsi geçen sekene-i havadan kasıt nedir ve semaya gitmesi ne şekildedir. açıklayabilir misiniz?
"Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümatını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususî ahvalinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilat ile tedkikat yap. Fakat âfâkî, haricî, umumî ahvalâta teemmül ettiğin vakit sathî, icmalî düşün, tafsilata geçme. Çünki icmalde, fezlekede olan kıymet ve güzellik, tafsilatında yoktur. Hem de âfâkî tefekkür, dipsiz denize benziyor, ...
"Unsur-u hava, emir ve irade-i İlâhî'nin bir arşı olduğunu ispat eder." cümlesini izah eder misiniz? 
'Güneşin harareti elektrikle çarpmasıdır ki, Amerika'da beş saat bütün makinaları durdurmuş ve Kastamonu vilâyeti cevvinde ve havasında semâyı kızartmış, yangın sûretini vermiş, diye mânâsız hezeyanlar ediyorlar." cümlesini izah eder misiniz?
"Havassının en genişi hayal olduğu halde, hayal, aklı ve aklın semerelerini ihata edemez." (Mesnevi-i Nuriye) Bu cümleyi izah eder misiniz?
"İşte bunun gibi, hadsiz emârelerle gösteriyor ki, mevcudât-ı havâiye olan hurûfun, hususan hurûf-u kudsiyenin ve Kur’âniyenin, hususan evâil-i sûredeki şifre-i İlâhiyenin hurûfâtı, muntazam ve nihâyetsiz hassas ve zamansız emirleri dinler ve yapar gibi göründüğünden, elbette zerrât-ı havâiyede kudsiyet noktasında emr-i  كُنْ فَيَكُونُ ’un cilvesine ve İrâde-i Ezeliyenin tecellîsine mazhar hurûfât...