Arama sonuçları: 457 sonuç bulundu.

Bazı kimseler mübarek geceler hakkındaki hadislerin sağlam olmadığını, Peygamber(asm) ve Ashab(ra)ın bu günlere özel bir şey yapmadığını savunarak, 'Din adına uydurulan her şey bid'adır. Her bid'a sapıklıktır. Her sapıklık da cehenneme götürür' hadisini öne sürerek bir nev'i bu gecelerin bid'a olduğunu söylüyorlar. Ayrıca ben bu hadisten iyi bid'a diye bir şeyin olmadığını anlıyorum? 
"Sanki Cenab-ı Hakk'ın ahdi; meşiet, hikmet, inayetin ipleriyle örülmüş nuranî bir şerittir ki, ezelden ebede kadar uzanmıştır. Bu nuranî şerit, kâinatta nizam-ı umumî şeklinde tecelli ederek silsilelerini kâinatın enva'ına dağıtır iken, en acib silsilesini nev'-i beşere uzatmıştır ve ruh-u beşerde pek çok istidad ve kabiliyetlerin tohumlarını ekmiştir. Fakat o istidadların terbiyesini ve neticesi...
"Bununla beraber kâinâtın her bir âleminde, her bir tâifesinde esmâ-yı hüsnâdan bir isminin unvanı tecellî eder." cümlesinde geçen bir ismin ünvanı tecelli etmesi ne demektir. Yani neden isim tecelli eder denmemiş de ismin ünvanı tecelli eder denmiştir?
"Hakikat ilmini, hakikî hikmeti istersen, Cenâb-ı Hakkın marifetini kazan. Çünkü, bütün hakaik-i mevcudat, ism-i Hakkın şuââtı ve esmâsının tezâhürâtı ve sıfâtının tecelliyâtıdırlar. Maddî ve mânevî, cevherî-arazî, herbir şeyin, herbir insanın hakikati, birer ismin nuruna dayanır ve hakikatine istinad ederler. Yoksa, hakikatsiz, ehemmiyetsiz bir surettir." İzah eder misiniz?
28. Mektup rüya bahsinde geçen "Evliyaullahın ayaklarına tuzak olan, esma ve sıfat-ı ilahiyenin tecelliyatıdır." cümlesini izah eder misiniz?
Allah'ın Evvel, Ahir, Zahir ve Batın isimlerinin hafiziyete dair olan bağlantısını nasıl anlamak gerekir? Yani bir ağacın çekirdeği sürekli kendisinden önceki çekirdeklerin fihristlerini taşıdığı için Evvel ismimi tecelli eder? Buna göre Ahir isminın meyveyle olan bağlantısını nasıl anlamak lazım?
"Fıtrat yalan söylemez. Bir çekirdekteki meyelân-ı nümüv der: “Ben sünbülleneceğim, meyve vereceğim.” Doğru söyler. Yumurtada bir meyelân-ı hayat var. Der: “Piliç olacağım.” Biiznillâh olur. Doğru söyler. Bir avuç su meyelân-ı incimâd ile der: “Fazla yer tutacağım.” Metîn demir, onu yalan çıkaramaz. Sözünün doğruluğu demiri parçalar. Şu meyelânlar, irâdeden gelen evâmir-i tekvîniyenin tecellîlerid...
"Çünki Allah, bir kimseyi eceli geldiği zaman aslâ ertelemez. Ve Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdar olandır." Hafız Ali abinin üstadın yerine vefaat ettiğini biliyoruz. Yukarda geçen ayete göre bunu açıklar mısınız?
Hiç kimse eceli gelmeden ölmez, öldürülemez! Bu ehli sünnet akidesidir... Öyleyse "Hafız Ali Benim yerime öldü" diyen Bediüzzaman Hazretleri bunu nasıl iddia etmektedir? Bunun dinimizdeki yeri nedir?
Ya Hafız esması koruyup kollayan anlamında tecelli ediyor. Hafız ismi insanın bilmeden yaptığı günahlardan da korur mu? Çok tesirli diyorlar denedim harbiden okuduğum zaman kimseden kötü bir söz bile duymuyorum.