Arama sonuçları: 206 sonuç bulundu.

"Hakikat ilmini, hakikî hikmeti istersen, Cenâb-ı Hakkın marifetini kazan. Çünkü, bütün hakaik-i mevcudat, ism-i Hakkın şuââtı ve esmâsının tezâhürâtı ve sıfâtının tecelliyâtıdırlar. Maddî ve mânevî, cevherî-arazî, herbir şeyin, herbir insanın hakikati, birer ismin nuruna dayanır ve hakikatine istinad ederler. Yoksa, hakikatsiz, ehemmiyetsiz bir surettir." İzah eder misiniz?
"Görüyoruz ki eşyâ, hususan zîhayat olanlar, def‘î gibi ânî bir zamanda vücûda gelir." Bu cümleden ne anlamlıyız?
Altın yada gümüş eşya kullanmakta herhangi bir sakınca var mıdır? Bazı kalemler var altın suyuna batırılmış. Bunları kullanmakta sakınca var mıdır?
Kadınların taktiği küpe kolye ve yüzükler zekat hesaplanırken dahil edilir mi?
"Madem öyledir. O her şeye bedeldir. Bütün eşya, bir tek teveccühüne bedel olamaz" der. Açıklaması nedir?
Diyelim ki birisi geçmişte çalıştığı bir iş yerinden bir miktar para yada bir eşya aldı. Daha sonra Allah'a tevbe ettikten sonra, o insana uğrayıp bu meseleyi ona da anlatmalı mı, yoksa sadece helallik dilemesi kâfi gelir mi?
Risale-i nurlar künuz-u mahfiye (gizli hazine) ve eşyanın arkasındaki asıl hakikat olarak bahsettiği esma-i İlahiyeyi izah noktasında nasıl bir metot uygulamıştır? 
Haramlar, zararlı olduğu için mi haram kılınmıştır? İşarat-ül İcazdaki şu paragraf bu soruyu sormama sebep olmuştur: "Menfaat için kullanılan لَكُمْ ’deki ( ل ) eşyânın hilkaten mübâh, helâl ve menfaatli olarak yaratıldıklarına ve bazı ârızalardan dolayı haram kılınmış olduklarına işarettir. Meselâ ağyârın malı, ismet-i şer‘iye için haram olmuştur. İnsanın eti, hürmet ve kerâmeti sebebiyle haram o...
"Keza her şeyin bâtını zahirinden daha latîf, daha şeffaftır. Bu ise Sâni'in o şeyden hariç ve baîd olmamasına delâlet eder. O şeyin sair eşya ile nizam ve muvazenesinin sanii tarafından temin edildiği cihetle saniin o şeyde dahil olmamasını iktiza eder."( Mesnevi Nuriye, Katre 57) Bir şeyin o şeyde kudretinin gözükmesi için nasıl olurda onun dışında olması gerekir. Yani içe müdahele edebilmek iç...
İnsanların irade oluşturma ve karar verme merkezleri olan kalpleri bir sayfa gibidir. Bu sayfaya düşen irade ve karar, insanların kendilerinden zannedilir. Hâlbuki bu işte insanlar sadece birer uçturlar. O ucu tutan bir kalem, kalemi tutan bir el ve elin ait olduğu bir zat vardır. Bu zat ise, eşya gibi kalplerde de tasarruf sahibi olan Allah’tır. Allah’ın istediği şeyler insanların kalplerine irad...