Parasının tamamı olmasa da bir kısmı faize bulaşmış olan birinden altın olarak borç alıp altın olarak ödesek olur mu?
Bu kişi bize bir şeyler alsa veya gönlünden geçtiği için para veya bir mal verse bunu kabul etmek uygun olur mu?
Fakr u zaruret icinden bulunan kişinin dini de ilmi de ahlakı da Allah korusun tehlike altındadır. Fakru zaruret altında olduğumuz durumu, olayı nasıl anlamak, idrak etmek gerek?
"Hem, anlarsın ki, şu fânî masnuât fenâ için değil. Bir parça görünüp, mahvolmak için yaratılmamışlar. Belki, vücudda kısa bir zaman toplanıp, matlûb bir vaziyet alıp; tâ sûretleri alınsın, timsâlleri tutulsun, mânâları bilinsin, neticeleri zaptedilsin. Meselâ, ehl-i ebed için dâimî manzaralar nesc edilsin, hem âlem-i bekâda başka gâyelere medâr olsun." izah eder misiniz?
Bir kısım müslümanların; Kuran okurken, hutbe okunurken, namazda sure okurken vb anlamını tam bilmedikleri halde aslı olan arapça şekliyle amel etmeleri hakkında, bazı çevrelerin " Şu insanlara bak! Hala anlamını bilmedikleri şeyleri okuyorlar?" gibi söylemlerine nasıl cevap verilebilir?
Dini kitaplar dışında fantastik kitaplar, şiir kitapları, kurgu kitapları gibi kitaplar okunmasında sakınca var mıdır?
Bediüzzaman Hazretleri'nin Sünnet-i Seniye Risalesin'nde geçen, "Sünnet-i Seniyyenin merâtibi (mertebeleri) var. Bir kısmı vâciptir, terk edilmez...Bir kısmı da nevâfil nevindendir. ...Diğer kısmı, "âdâb" tabir ediliyor..." ifadelerinde kasd edilen mertebelerin içerisinde farz ibadetler de var mıdır?
Yani farz olan ibadet sünnet hükmüne geçer mi?
Bediüzzaman hazretleri Kastamonu Lahikasında "Feraizi işleyen kebairi terk eden inşallah kurtulur" diyor. Ancak Asayı Musa mecmuası 11. şua 4. meselesinde ise; "hatta bir ehli keşif ve tahkik bir yerde 40 vefiyattan yalnız birkaç tanesi kazandığını sekeratta müşahede etmiş, ötekiler gayb etmişler," diyor.(camii cemaati diye biliyorum yanlış değilsem) Bu iki parça birbirine zıt gibi duruyor. izah...
Risale-i Nur'da 22. Mektupta Gıybet bahsinde gıybetin caiz olduğu bir yer için şu ifadeler geçiyor: "Birisi de, o gıybet edilen adam fâsık-ı mütecâhirdir. Yani fenâlıktan sıkılmıyor. Belki işlediği seyyiâtla iftihâr ediyor. Zulmü ile telezzüz ediyor. Sıkılmayarak âşikâre bir sûrette işliyor." Bu ifadedeki fasık-ı mütecahir kimdir? Bir kimsenin Fasık-ı Mütecahir olduğu nasıl anlaşılır? Ve birisi F...
İmam namaza başladıktan bir süre sonra cemaate yetişen birisi fatihayı okumayı bitiremeden imam rukuya giderse mesbukun o rekatı tekrarlaması mı gerekir? Fatihadan 3 ayet okumayı yetiştirmesi yeterli midir?
İhlas Risalesinde ikinci düsturda geçen "onların üstünde fazilet-füruşluk nevinden gıpta damarını tahrik etmemektir" ifadesini nasıl anlamamız gerekiyor? Faziletfüruşluk nasıl yapılır, gıpta damarı nasıl tahrik edilir, örnek vererek açıklar mısınız?