Bediüzzaman Hazretleri'nin Sünnet-i Seniye Risalesin'nde geçen, "Sünnet-i Seniyyenin merâtibi (mertebeleri) var. Bir kısmı vâciptir, terk edilmez...Bir kısmı da nevâfil nevindendir. ...Diğer kısmı, "âdâb" tabir ediliyor..." ifadelerinde kasd edilen mertebelerin içerisinde farz ibadetler de var mıdır?
Yani farz olan ibadet sünnet hükmüne geçer mi?
Üstad hazretleri bir yerde, "Bu zamanda feraizi işleyen kebairi terk eden kurtulur inşaallah" diyor. Bunu nasıl anlamalıyız? 'Kurtululur' derken doğrudan ehli cennet mi demektir? Yoksa günahları çok olanlar, günahları sebebiyle cehenneme gitse de, ehli iman olduğu için, cezasını çektikten sonra, sonunda cennete gider mi demektir.
Bediüzzaman hazretleri Kastamonu Lahikasında "Feraizi işleyen kebairi terk eden inşallah kurtulur" diyor. Ancak Asayı Musa mecmuası 11. şua 4. meselesinde ise; "hatta bir ehli keşif ve tahkik bir yerde 40 vefiyattan yalnız birkaç tanesi kazandığını sekeratta müşahede etmiş, ötekiler gayb etmişler," diyor.(camii cemaati diye biliyorum yanlış değilsem) Bu iki parça birbirine zıt gibi duruyor. izah...
Sünnet-i Seniyye sadece nafilelerden ve adaplardan mı ibarettir?
Benim vücudum cok yağlı olduğu için boy abdesti alırken banyoda uzun süre duruyorum. Bu da beni cok rahatsız ediyor. Gusül abdesti alırken az sabun kullansam vücudum az yağlı olması gusülü etkiler mi? Bir de vücudumu ovalarken ölü derim doplanıyor, ovalamazsam gusüle engel olur mu?
İmam-ı Rabbanî Ahmed-i Farukî (R.A.) demiş ki: "Ben seyr-i ruhanîde kat'-ı meratib ederken, tabakat-ı evliya içinde en parlak, en haşmetli, en letafetli, en emniyetli; Sünnet-i Seniyeye ittibaı, esas-ı tarîkat ittihaz edenleri gördüm. Hattâ o tabakanın âmi evliyaları, sair tabakatın has velilerinden daha muhteşem görünüyordu." (Lemalar)
Sair tabakatın has velileri kimlerdir?
Şeair.....Nafile nev...
Sünnet-i Seniye risalesinde, şeairden bahisle "şahsi farzlardan daha ehemmiyetlidir" deniyor. Başka yerlerde bu konu açıklanırken şeairin tatbiki ''Farz-ı kifayedir'' denmektedir. Ancak Farz-ı kifayede bir kişinin yapmasıyla toplumun umumu o mesuliyetten kurtulur. Fakat şahsi farzı işlememek azabı gerektirir sizce bu bir çelişki değil mi? Bizlerin üzerine düşen şahsi farzlar nelerdir?
Abdestin farzları dışındaki bir yerimizde kanama olsa ve oraya bant yapıştırıp abdest alsak olur mu?
Bu zamanda sünnete tabi olmanın ayrı bir önemi olduğu açık. Ama sünnetlere farz kadar ehemmiyet vermek doğru mu? Farzlar ile sünnetler arasında bir önem sırası yok mu?
Sünnet-i Seniye Risalesi'nde bahsi geçen, İslâmiyet alâmetleri olan ve şeâire taallûk eden sünnetler hangileridir? Nafile dahi olsa şahsi farzlardan önemli olmalarının hikmeti nedir?